9 Şubat 2011 Çarşamba

DURMAK YOK DALIŞA DEVAM :) (22.07.2007)

Pazar sabahı seçimlerin heyecanı ile uyandık İzmir’ de… Oylarımızı kullandıktan sonra ben Çeşme’ ye dalışa yollandım J) işten arkadaşım Aylin beni bekliyor… 1,5–2 senedir dalmıyormuş ben ballandıra ballandıra anlattıkça her seferinde canı çekiyordu… Bu hafta birlikte dalıcaz… J
Ben tekneye geldiğimde herkes birer ikişer yeni yeni geliyordu… Parmaklar hint mürekkepli J) mürekkepsiz Natocular çoğunlukta J))
Tekne şamatasız… Bir gün önceki orkinosların yorgunluğu da var tabi… Tencere tencere balık ve midyeler nasıl yakalanmış, nasıl pişirilmiş, nasıl yenmiş onu dinliyoruz J)) burnumuza kokusu geliyo o kadar J Ben biliyosunuz çekindiğimden falan değil J orkinoslar daha yeni yakalandı geldi ya… küçüktür şimdi onlar… ondan katılmadım :P biraz daha büyüsünler diye bekliyorum J))
Dedim ya Ben, Aylin, Natonun ileri gelenleri J biri Türk biri yabancı 2 bıcırık kız çocuuu… Türk olanın teyzesi, yabancı olanın babası yanlarında, bizim küçük Tolga’ nın bir öğretmeni Gül ablanın torunu falan şeklinde koyulduk yola…
Torun meraklı… Her şeyi soruyo anlatıyoruz J)) sonra “sen boğulcak mısıııın?” diye soruyo.. Töbeee töbeee… Yok diyorum bak burdan nefes alıyoruz, boğulmuyoruz J)) anlıyo ama sonra “ben büyüyünce boğulcam” diyo J))))
Aylin hafiften heyecanlı J Mehmet Hocamcım grupları yazıyo…
Ooooo… Bizim gruba bak…
Doruk beni ve Aylin’ i alıcak bi de Bağcan var… Roger Natocularla dalıyo… Erdinç de ufaklıkların eğitimleriyle ilgileniyo J)) sanki hafta arası… Ööle bi sakinlik var…
88’ de ilk dalış… Doruk bana daha önce orda derin dalıp dalmadığımı soruyo… E valla galiba ilk derini burda daldıydım… Ayy sanki çok uzun zaman olmuş da… J)) fakat bu sefer ki rotamız benim daha önce daldığımdan farklı J önce sağa sonra duvarın dibinden sola doğru ve testileri görüp dönüşe geçicez…
Tamam…
Bu arada hazırlanmaktayız… Aylin’ e large beden bi elbise veriyoruz… Nedense içini giyerken zorlanıyor, ama Bağcan ıslatıyor ben fermuarı çekiyorum da Aylin’ i elbisenin içine sokuyoruz; üstü de tamam… Ama biraz sıkı oldu sanki…
Rahat mısın diyorum… ehh diyor…
İstersen değiştir… Yok artık large bu neyle değiştiricem diyor…
Nefes alabiliyo musun? Suda rahatlarım diyor…
Hepimiz hazırız, teker teker suya dökülüyoruz… Ben Aylin’ le badiyim…
İşaret geliyor, inişe geçiyoruz… Ben biraz yavaş iniyorum… Bi taraftan Aylin’ e bakıyorum… OK? OK… İyi madem ben de kendime dönüyorum ki Doruk Aylin’ e doğru fırlıyor… Çıkıyoruz birlikte nooldu diye… Aylin nefes nefese… Ben diyor… dalamıycam… Siz gidin…
Onu tekneye emanet edip üçümüz başlıyoruz inmeye… Üç kişilik özel gezimize başlıyoruz…
Benim 12 mtlerde kulağım bızlıyor gene… Allah allaahhh… Neyse düzeliyor sonra…
Bu sefer de regülatörde bi gariplik var… Öyle bir ses çıkartıyor ki… Benim zavallı regülatör sanki nefes darlığı çekiyor sanırsınız… Ama ben nefes alıp verebildiğime göre heyecanlanmama gerek yok deyip devam ediyorum… Ara ara rahatlıyor, sonra yine ötüyor sesi kısılmış horoz gibi…
Bu sene böööle bi durum var bende, sualtında gürültü kaynağı olarak dolaşıyorum… Maskem ötmezse regülatörüm ötüyor J)))
Görüş bulanık, ööle pek bi şey yok ortalıkta bi kaç iri eşkina görüyoruz karagözlerin haricinde… Sonuçta rampa yukarı dönüşe geçiyoruz ama eriştelerin üzerindekiler ne ööle? Sanki birisi eriştelerin üstüne kusmuş gibi… öööğğğ… Değmeden ilerliyorum… Havaları kontrol ediyor Doruk, tekneden sola dönüyoruz, kayalıkların kenarında dolanıyoruz… Oralarda manzara daha güzel J sonra dönüyoruz yine tekneye… Hemen döndük diyorum ama meğerse 40dk sürmüş bizim dalış J Mehmet Hoca bakalım kaç diyor ben 60 diyorum bar cinsinden o 25 diyor mt cinsinden J))) ama Doruk 34mt diye düzeltiyor… Yaa arkadaşlar artık korkmuyorum ben derinde olmaktan benden saklamanıza gerek yok… Doğruları bilmek benim de hakkım… J))))
Aylin, nooldu yaa, nasılsın?
Mehmet Hoca “kızı XS elbisenin içine sokarsanız böööle olur tabi” diyor… J)))))))
Nasıl yaniiiii?? Meğer giyerken zorlandığı bizim de ama ıslatarak ama fermuarını çekerek yardımcı olduğumuz elbise smalldan bile küçükmüş J)))) ööle olunca kemer de fazladan sıkılmış tabii… E nefes alamamış garibim… Morali bozuk bozuk oturuyo… Güzelim ne bozuyosun moralini sen ki XS elbiseye sığmışsın…
Süper bence…
Ama diyor elbiseden çıkışımı görseydiniz T-boxdan çıkar gibi J)))))
Hay Allah yaaa…
Sonra bi de hesaplamışlar ki meğer 3–4 senedir dalmamışmış bizimki… Öğleden sonraki dalışta gerçek large giyersin rahat rahat dalarız diyoruz... Hem 6 ay aradan sonrasında hatırlatma yapılması gerekiyomuş, hele bi kaç seneden sonra kesin demek ki…
Yok diyor galiba ben artık dalamıycam… Haydaaa… Dalarız dalarız…
Gül abla melemen yapmış, yanına da gözleme oohh… Keşke ayran da olsaydı bak şimdi aklıma geldi…
Mehmet Hocadan iri bir zencinin S elbiseye nasıl sığıp da daldığını anlatıyolar J)) gerçi elbisenin kolunda S yazıyomuş ama adam içine girince düz çizgi olduğu için anlaşılamamış tabi J))) Aaa… bu arada küçük tolganın yerine yeni bi miçomuz var… çok şirin… ufak kızlardan Türk olanı tokasını denize düşürüyor bizim miço kuşanıyo dalıp çıkartıyo falan yaniii… kızımız cilveli oğlumuz pek centilmen… Bu arada teyzoşun dalışa yeniden alıştırılması operasyonunda bir ilerleme sağlanamıyor… Mısırda bir arap dalış lideri tarafından kulağı pörtletildiğinden ve hatta anladığım kadarıyla kendisi de pörtledikten sonra bir daha suya girme konusu bir korku olmuş kalmış… Akşam dönüşte korkuların sadece suya girme konusunda sınırlı kalmadığını anlıyoruz hafiften, e ama bu cilve genetik bi şey J))) diğer bıcırık ise su kuşu şeklinde dalış eğitimleri dışında teknenin her yerinden suya atlayabiliyor, hatta babası da katılıyor eğlencesine… J
Neyse…
Öğleden sonra Yatak odasında dalıcaz… Zaten herkeste bi mahmurluk var…
Aylin kararsız… Erdinç cesaret veriyor… Ben reklâm yapıyorum…
Biz bi boğulup gelelim… J
Sonuçta hep birlikte sudayız… İniyoruz… Az biraz akıntı var… Doruk inmeden önce bu dalışta fotoğraf çekeceğini yavaş yavaş dolana dolana ilerleyeceğimizi ve buralara yeni bir orfoz geldiğini söylemişti, Ayşe’ nin yanında da inşallah fok vardır dedi… Yani olsa iyi olur tabi ama… Ben nasıl davranırım kestiremiyorum… J Karşılaşınca görücez artık…
Acaba bir gün yunuslarla da karşılaşır mıyız? Yani balık olanlarla… J
Ben yol boyunca badime göz kulak oluyorum… Taşların arasında saklanmış bi tane ahtapot var… Çok komikler bunlar yaa… Hani çizgi filmlerdeki uzaylılar gibi tepede tek göz, kollarını dolamış kendine öööle bakınıyo…
Kemerden aşağı iniyoruz… Hemen sağa dönüyoruz… Kayalıklarda pusuya yatmış bi tane orfoz… heheheee… Artık bizim de orfozumuz vaaarrr… Doruk belgeliyor, biz seyrediyoruz… Çıkınca öğreniyoruz ki 3 tanelermiş, ben sadece bi tanesini gördüm… Devam ediyoruz yola…
Odaya geldiğimizde ilk defa girişinde bi de küçük oda olduğunu görüyorum… Giriyoruz… Görüntü çok hoş… Sanırım Doruk güzel pozlar almıştır… Sonra baca yerine kapıdan çıkıyoruz bu sefer J çatalkuyruklar, karagözler bi sürü… Bizim buranın balıkları da evcilleşmiş artık… Yanımızda bizimle birlikte dolaşıyolar… Ufaklıklar pek meraklı üstümüze üstümüze geliyolar J))) Son düzlükte ahtapotu buluyoruz, kollarını kıvıra kıvıra güzel pozlar veriyo Doruk’ a… bu sefer daha çabuk çıktık sanki… Ayyy dolu tüple de çıkması zor oluyor yauw hani ağır ya J)))) Hocamcım şımarıklığın da böylesi diyerek karşılıyor J))) E ama canım 45 dakika dolaşmışız, 16mt.ye inmişiz… tüp yine dolu yine dolu J)))
Dönüş yolunda ön tarafa minderleri atıp, Erdinç’ e de aman diyoruz yavaş yavaş gidelim de uzun sürsün yol… Biz de dalıyoruz orfoz desenli uykulara…
Ayrılırken Aylin, çalışmadığı pazarlar dalmaya ant içiyor…
Durmak yok dalmaya devam J))))
(e açıklanan seçim sonuçlarından sonra başka slogan kullanmak günah olurdu J))))
Sevgiyle k(d)alın…
Elvan
22.07.2007

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder